KAFANIZA SOKAYIM

öncelikle belirteyim şu tepedeki resmin olayla alakası yok garip geldi koydum.

bu internetin amk ben ya. herkes komik, ironi kullanıyor falan böyle. herkes akıllı. herkes akıllı olduğundan deli taklidi yapıp komiklik yapanlar var. bu ne olm her şey karıştı birbirine. napıonuz siz ciddi olun biraz lan ne bu hal ? dinlediğiniz müziklerde yarrak gibi. habire aynı konular uefa, şike, el klasiko amk dert oldu el klasiko bunlara. yok messi bölemiş ronaldo şölemiş. 17 yaşında kızlar reale barçaya sallıyo. bi saf tutmuşlar amk. ulan ben o yaşlardayken tv vermiyordu lan maçı. internet olm. ne biçim bir icat.

Üvercinka

kulak

şu müzik işleriyle ilgilendiğimden midir nedir kulaklarım artık iyi duymamaya başladı. yanımdakinin ne konuştuğunu duymuyorum bazen. ama komik oluyor. bu olay ilk rakınkok'da kendini gösterdi. yaşanan olayları yazayım..

1. olay

ben erdi yiğit mekanımız olan "hayata artı" çadırındayız. klima falan var içeride püfür püfür esiyor. neyse olay şöyle

ERDİ : Kuzenimi alıcam birazdan ya
Yiğit : hee
BEN : Bu sıcakta napacan lan çadır da
Erdi : kuzeni mi alıcam olm kuzenimii

Ben : neee

Erdi : kuzeni mi alıcam amk kuzenimi lan
Ben : hee bira mı alıcan lan ?

Yiğit : KAFANA SOKAYIM SENİN AMINA KOYİM KUZENİNİ ALICAK KUZENİNİ

Erdi : ahaheaheaheh

Ben : haheahah amk duymuyom hiç bişey :(

olay 2 :

travis konser veriyor. biz arkada masalarda oturup dinliyoruz işte . zira çok fanatiği değiliz travis'in biz. 1 gün öncesinde 2manydjs ve sonrasında gaslamp killer gazımızı almıştı zaten. neyse yiğit'in iphone'undan 1 gün önce youtube'a girdiğimde en son aranan videonun "papa suikasti" olduğunu görmüştüm ve çok gülmüştük beraber "bu ne amk neden bunu izledin ki" diye.. aşırı gereksiz gülmüştük. travisi izlerken onunla bağlantılı bir espiri oldu yine ve hatırlatmak amacıyla yiğit

yiğit : PAPA SUİKASTI ahahaha

ben : nee ? ehehe
yiğit : PAPA SUİKASTİİİİİİİEAA aahahh

ben : anlamadım lan ne
yiğit : PAPAAA SUİKASTİEAAA (ÇOK BAĞIRDI BURDA)

ben : hee

yiğit: ...

ben : anlamadım lan ıafjasıfj

yiğit : ANANI SİKİYİM SENİN PAPA SUİKASTİ LAN PAPAAA AFIASFH (EN ÇOK BURDA BAĞIRDI)

ben : he anladım asıufhasufh (burda tabi benim anlamamama güldük(anlamamama ne biçim bir kelime lan))

olay 3 :

bu olay da daha dün oldu. fenerbahçenin alemcileri hakkında konuşuyorduk. olay niangın çektirdiği fotoğrafa geldi. karının götünün yanında foto mu çektirmiş ne . neyse aşağıdan devam edelim.

yiğit : amk niangın çoluu çocuuğu var fotoyu gördün mü ? karının götünün dibinde .

ben : neill mi ?

yiğit : niang amk niang

ben : nihat ?

yiğit : senin ben harbi KAFANA SOKAYIM . niang amk niang neden bahsedioz biz niang ıuasfhafasjıafafasıj

ulan harbi duymuyorum ama . o yüzden "neill mi ?" diye şaşkınlıkla sordum. "ne alakası var muhabbetle neill'ın" diye düşündüm..

kafana sokayım lafı çok güzel lan.

hocalarımız

iftarda durup dururken aklıma ilkokul zamanı geldi. ilkokulla ilgili hiçbir şeyi sevmiyorum ben. sonra biraz daha düşündüm, aklıma din hocamız geldi. ilk din dersini gördüğüm hocam. ismini hatırlamıyorum valla ne yalan söyleyeyim. çok iyi bir hocaydı. barış manço öldüğü zaman hepimiz "dağlar dağlar"ı söylemiştik. hatta o başlamıştı şarkıya arkasını biz getirmiştik. o an hep aklımdadır düşününce de çok mutlu olurum nedense. şu "zorunlu din dersi kaldırılsın" olayı bana garip geliyor. din dersi hocaları genelde şeker gibi insanlar oluyor. yani benim şuana kadar tahsil hayatımda gördüğüm din hocalarının hepsi böyleydi. hiç dua ezberlemeyenler bile geçerdi. he biliyorum "ben belki kitapsızım dua ezberlemek zorunda değilim ne işime yarıyacak" diyosunuz. sizde haklısınız aslında. ama ne biliyim din hocamı çok seviyordum lan ben. dağlarr dağlaarrr kurban olamm yol ver geçemm SEVDİĞİMİ SON BİR OLSUNNN YAKINDAN GÖREEMMM..

din hocamı düşündüm madem diğer sevdiğim hocalarımı da aklımdan geçirdim. lise hayatım çok güzeldi. hem arkadaşlarım hem hocalarım çok iyilerdi bence. yani güler yüzlülerdi hep . liseyi kartal süleyman demirel lisesinde okudum da. neyse işte matematik hocamız vardı Nesrin hoca. onu çok severdim. galatasaray'lıydı falan. okula gelince atkıyı takıyordum boynuna onun. sınıfdan emir hocayı ilk gördüğünde "sanırım aşık oldum" demişti. bi kere ders sırasında kısık bi sesle "bu konuyu öğrenmesek de olur , fark etmez" demiştim arkadaşıma o da "sen bu sınıfta olmasan da olur, fark etmez" demişti. baya üzmüştü beni :( ama yine de severim.

sonra inkilap tarihi hocamız vardı. onun da adını unuttum şimdi ama onuda severim. inkilap, tarih gibi talebelerin "çok gereksiz yaa neden tarihlerini öğreniorum yaa" dedikleri dersleri ben çok severdim. tahtaya kalkar anlatırdım. savaşların nedenleri sonuçları falan tıkır tıkır bilirdim. bu hocayla da komik anılarımız olmuştu falan ama tam hatırlayamadım şimdi. hatırladım da yazamıcam şimdi. sağlıcakla kalın.

bazen bende batılılara özenirim

şu donut muhabbeti mesela ufaklığımdan beri hep özendiğim bir şeydir. ufakken ben bunları kandil simiti sanıyordum hatta. neyse ki ülkemizin kapitalizm noktalarında faaliyet gösteren bazı yerlerde satılıyor da alıyoruz. açıkcası daha hiç almadım. neyse

böyle bir otobüsle okula gitmek de istemiştim ufakken. ama bunun asla olmayacağını biliyordum. bizim yollar çok dar nasıl geçicek bu taşıt.

şu garsonların kahve doldurduğu amerikan lokantalarından isterdim bi de. mahallemizde olsun arkadaşlarımla kahve içeyim, garson kıza göz kırpayım.

ben mısır gevreğini pek severim. bu amerikalıların böyle renkli mısır gevreği var. burada ben hiç görmedim. domuz yağı falan yoktur bunun içinde sanmıyorum. ülker falan bir el atsın yapsın ya . merak ettim tadını abi. bi de nasıl kutudan döküveriyorlar anlamıyorum. poşetten döküyoruz biz .

Year Zero - OFFF Barcelona

''Mischa Rozema ve İngiliz grafik tasarımcı Si Scott’ın yazdığı ve yönetmenliğini Mischa’nın yaptığı nefis bir açılış jeneriği. Bu seneki OFFF Festivali‘nde yer alan sanatçıların isimlerinin senaryo içine yerleştirildiği film, Prag’da çekilmiş. ''

Yukarıda genel olarak kullanılan inceleme ya da tanıtım yazı dilinin bi örneğini görmüş bulunduk.

Genel olmayan jenerik:

Jeneriğin teması korku. Her sanatçıdan korkutmak adına bi performans sergilemeleri beklenmiş. Kısa süreye ve kısa zamana sığdırılması gereken. Sanatçılar elbetteki yaparken düşünmüşlerdir. İlham falan beklemişlerdir. Biz düşünür müyüz ? Gerek Kerem, gerek Yiğit ve bazı bazı da Efkan reis ile olan konuşmalarımızda aklımıza fikirler geliyor ama bu görüntü kalitesini yakalayamayacağımız için genellikle yalan oluyor. Ha şimdi benim bunu buradan paylaşmamın sebeplerinden birisi ne oldu? Biliyorsunuz bir dizi vardı. Naciyeyi kim sevmez'' adında. Şahsen naciyeyi de diziyi de sevmedim ben ama orada bi abimiz oynadı. Adı Onur Şentürk. Festivale davet edilen 70 sanatçıdan tek Türk olanı da aynı abimiz. 4. dakikada falan adı ve konsepti gözüküyor. Şahsidüşüncem bi olaya gireceksek bence en başından gidelim bu abiye bi yazılalım. Tüm irtibatları falan kuralım diyorum ben. Kendi yönetmenliğini yaptığı bir sürü güzel video mevcut vimeo sayfæsinde..

Year Zero'' ise bana göre güzel olmuş, hoş olmuş, etmiş. Zira yönetmen de götünü sıkmış en çarpıcı görüntülere ulaşmak adına. Olması gerektiğinden daha uzun sürdüğünü, bir sürü sanatçı egosunu yenmesi gerektiğini ve bilimum farklı zorlukları anlatmış etmiş. Şahane kareler elde etmiş, semboller gösterilmiş edilmiş. Gerek ''gelecek şu an belirse ne olurdu?'' sorusu, gerek ekranlar ve kablolar ile sosyalağlara bağlantılı yaşamımıza göndermeler falan iyi işte. Güzel yapılmış ben beğendim. Sizde beğenin yarrak kafalılık yapmayın işte. En azından yoğun zamanlarda izlenecek sağlam bi altı dakikalık '' görsel show '' diyebilirim. Bağlarbaşında bi çay bahçesinden üç saat boyunca izlenen elektrik lambalı köprüden daha iyi. Tabi o farklı o farklı da, ülke olarak genel zevksizliğimizin, kendi aramızda '' kafanıza sokim '' cümleli eleştirilerimiz dışında kanıksanmış bi fikir olarak beynimize yer edindiği de bilinen bi gerçek.

Şimdi Yiğit ya da Kerem içlerinden '' amk burası böyle bi blog değil, aptal aptal paylaşımlar yapma '' diyebilirler ama Kerem kişisinden istediğimi yapabileceğimin garantisini aldıktan sonra atımı koşturacak yayla oldu artık bura bana. Ayrıca gün geçtikçe daha sağlam paylaşımlar yapacağım. Örnek olarak Sercan Şengül'ün facebookuma attığı bi mesaj sayesinde tanıştığım şu klibi gösterebilirim.

http://youtu.be/W2bjahF1FXI

Aynı linki en sevdiğim rapçilerden Tim Holland'ın kişisel sayfasına : Abi bak bu da bizim yöresel kültürümüz'' diyerek yollamış bulunmaktayım. Öperim.

birazda hemcinslere

Eskiden mahalle, sokak ortamında dinlerdik bu muhabbetleri artık sosyal paylaşım siteleri sayesinde kafamızı nereye çevirsek görüyoruz, dinliyoruz. x erkek kişi, arkadaş ortamından bir kız beğeniyor (bu kız emin olun boyu 1.75 boylarında fena bakımlı, uçak gibi bir kız oluyor). işte kızla arkadaş olup ileri götürmek istiyor falan. olmuyor haliyle. eve bi geliyor bu !

" KAŞARSINNNNNNN LANNNNNN !!! ORROOASSPUUUAAAAAAAAAAAAA!!!!!!!!! Kürüsel ısınma olsun kaşarlar erisin. çift kaşardan dost tek kaşardan tost olmaz " falan aptal aptal şeyler yazıyor..

ulan sen kimsin amk ? kız sana mı süslenmiş .. sana neden baksın o kız ? yarraam gibi tipin var amk o yüzden bakmıyodur. paran da yoktur . neden baksın olm bu kız sana ? bişey becerdin mi şuana kadar. dünyada bi eserin falan mı var ? yook . o kadar cilt bakımını, saç boyasını, süsü püsü senin gibi kafasına jöle süren birine neden yapsın ? arabanda yok.. KAFANA SOKAYIM SENİN.

neymiş kültürlüymüş film falan biliyormuş, dizi izliyormuş, kitapmış bokmuş püsürmüş. amk kız öle birini arasa zaten o da öle ortamları kovalar ? neden saçını boyasın, bıyıklarını aldırsın, kaşlarını kaldırsın ? bu kız belli ki zengin birine kapak atıp evlenecek. kültürle bilgiyle işi yok..

sen bilgiyle kültürle kız kovalamaya devam et.. bu tip işleri kovalayan kız tipleri bellidir. onları da sen sevmezsin zaten. üzgünüm onlar bıyıklarını almıyorlar, üzgünüm kısa boylular, üzgünüm espri dolu erkek tşörtü giyiyorlar(yakışmıyor da), üzgünüm muhabbetleri boş..

o yüzden annene söyle git köyden sana kız bulsun. millete kaşar yazma artık.

face chat

uzun süredir net aleminden konuşmalarımızı yayınlamıyorduk. gelişen dünya ile bizde msn yerine face chat kullanmaya başladık. neyse konu yine kızlar. bakalım dolap yiğit bu konu hakkında ne diyor.

neden olmasın ?

ve babamın işleri

sonra araya araya buldu ama. servis çağıracakmış. bizim düzeltebileceğimiz bir problem değilmiş.

incir reçeli

demiyim demiyim diyorum da izledim. evet ileri sara sara, 16X hızında bikaç dkda izledim. çünkü sıkıldım. aslında sıkılmasam izlerdim ama bu bildiğin kasımda aşk başkadırla, etörnıl dı sanşayn enddısipotlıs şeysinin karışımı gibi bişey. kızın ölümcül hastalığı olsun, saç rengini değiştirmesi ve yeşil bere filan ayıp ama ya.
bak bi ispanyol filmi izledim ben geçen cnbc e de romantik salı kuşağında türüne göre gayet güzeldi yani öyle ajitasyon filan da yoktu yani kız gibi izledim. onlar da ölüyodu ama güzeldi yani. adını bilmiyom.



bence en güzel aşk filmi cengiz hanın filmi. öyle bi avrat isterim. laf olsun diye demiyorum. kafamdaki kadın figürü o benim. börteçine hatun, imkansız serilerimize sığmayan bi kadın olurdu.

uzun zamandır tv dışında özel film de izlemiyom. her şeyden soğuttunuz lan beni.

Bir reklam hayal ediyorum

norman bates'in annesi, son sahnede şöyle konuşurken:




tepesinde klima olsun istiyorum. ve anne: "norman! eğer üşütüp hasta olmak istemiyorsan, derhal o klimayı kapat norman!" diye son bi azar çeksin ve aynı anda klima çalışınca sinek aniden yere düşsün istiyorum.



bir reklam hayal ediyorum,


anarşistler sokakları savaş alanına çevirirken,



ve *bankamatiğe bank fırlatma sahnesi istiyorum hem de yakın plan. daha sonra ara sokaklara dağılan gruptaki bir genç, polis barikatının arkasında kalsın istiyorum. ve sonra polislerin uygun adım ayak sesleri duyulsun, genç sağa sola bakıp cüzdanından banka kartı çıkarıp, tam polisler yaklaştığı sırada siyah kar maskesini kaldırıp deminki camı parçalanmış ama hala çalışır vaziyetteki atmden para çeksin istiyorum. sonra polisler bunu o halde görünce yanından transit geçsinler istiyorum.




özellikle hsbc reklamı olsun istiyorum. "the world's local bank :)" diye bitsin.

ayrıca aramıza hoş geldin snow
da sen kimsin amk?
özgür, sen misin balım?

eklentiler

sağ tarafa en çok okunan yazıların eklentisini koydum ve anladımki bu link paylaşımlar bir boka yaramıyormuş. esas olan google aramalarıymış. baksanıza en çok okunan yazı spartacus yazısı amk. bu zamana kadar boşuna kendimizi yırtmışız "blog çok komik leaa neden okunmuyöö" diye. bizim güldümüz komik olan yazıları bizden başka kimse okumamış ki amk.. acil blog toplantısı yapmamız lazım beyler.. yada ne gerek var lan. popüler şeylerle, 22. yüzyıl mizahını birleştiriyoruz beyler. pucca'sıydı, mayonezi severimiydi alayını yalan ediyoruz..

!!!!

http://seviyelipaylasimlar.blogspot.com/2010/08/bir-elin-nesi-var-iki-elin-sesi-var.html

bu nasıl 3. oluyor amk ya nasıl ya

Merhaba.

Suratınıza

Kafanıza

Burnunuza

Saçınıza

Tezlerinize

Triplerinize

Göt dibinize kadar sıktığınız parfümünüze

Her boku yanlış anlayan algınıza.

Bilmediğiniz bi şeyi bilmediğinizi söylemek yerine bilir gözükmek adına kıvranmanıza

Hiç bitmeyen sevgili muhabbetlerinize

Götünü sandalyeden kaldırmaya üşenen bünyenize.

Salak görünmek için elinden geleni ardına koymayan çabanıza

Karaktersizliğinize, hep birileri olmaya çalışan ikincil kişiliğinize

Karakterinize lan. Namussuzluk şerefsizliikten bahsetmiyorum. Normal bildiğiniz olmayan karakteriniz falan filan. Bi karakter, bi etki, bi falsosuzluk sağlayamamış, yarak kafalı olmaya and içmiş insanlığınıza sokayım. Aranızda yaşamaya çalışmaktan bıktım amk.

Bi tartın kendinizi, bi kendinize bakın ben ne yapıyorum ne yapmaya çalışıyorum diye. Bi çekidüzen veriin kendinize, yalan dolana batmayın biraz mk.

Birileri muhabbet ediyosa ağzından çıkana dikkat et biraz amk. ''Bi onların söylediği şeylere bak, bi de benim söylediğim tırto şeylere bak'' diyeceğiine içinden '' of süper muhabbet dönüyo ben de bilmem ne tarihinde izlediğim şu filmi söyleyeyiim de canlar yakayım '' diyosun biliyorum amk. Ama bi boktan haberin yok.

Sen evet. Hiç bi boktan haberin yok. Küçücük dünyanın minimal sembollerini niagara şelalesi sanıp eyfel kulesiyle kıyaslama amk.

113 sözlük yazarına bilip bilmeden destek olma amk. Unutma ki her sözlük yazarı zeki değil, sözlükte türkiye ortalamasına oranla yüzde seksen yarak kafalıların, psikozlu müptezellerin barındığı bi yer.

Aziz yıldırım maskesi takıp stada çıkıp fütursuzca destek verme amk. Düşün biraz amk, gerekirse düşünebildiğine şaşır ama düşün !

Neyse sana öğüt vermekten vazgeçtim sadece sokayım demek istiyorum sana. İnandığın ve doğru olduğunu düşündüğün herşeye sokayım.

Sokayım ne güzel kelimeymiş.

ercik daha güzel ama.

iett

şimdi iett seni bir bedene bürünmüş canlı olarak algılayarak yazıyorum bu yazıyı.

aferin çok iyi sistem kurdun. elektronik bilet yada akbil alıcaz sana pinmek için. ama şimdi şöyle sorunlar var. amk gece 1'de otobüse binecek oldum ben mesela, aslında gece 1'de sen olmuyorsun pek sokaklarda , avrupada allahın köyünde bile 24 saat taşıt varken megakentte 11 de ulaşım bitiyor anasını satayım nasıl iş bu ? neyse ne diyordum. gece 1'de 17 otobüsü var ona binicem ben. akbilim bitmiş .. akbil doldurcam kapanmış her yer, biletde alamıyorum. napıcam ben şimdi ? iett sana diyorum napıcam olm ben ? "insan taşıyoruz" sana diyom ! zamları yapmayı biliyosun, metrobüse aktarma kaldırıyosun. bari 24 saat çalış anasını satayım alalala ya..

ya şu kırmızı araçların ne senin ya ? 92 model ulan 92 ! insafın yok mu oğlum hiç ? bir de şu yeni otobüsleri istanbul'un kaymak tabakasının olduğu yerlere vermiyor musun deli ediyosun beni lan resmen. kadıköy-bostancıya yemyeşil otobüs ver 16B yi 40 dakkada bir kaldırdığın yetmiyormuş gibi kırmızı 92 model araç ver. müzik dinleyemiyorum lan nasıl bir ses var o motorda. hareket eden araçta yürümek için hayatının bir bölümünde sirkte cambaz olman gerekli..

neyse konuyu bi yere bağlamıcam. kendine bi çeki düzen ver. bişey yapıcan madem tam yap. 24 saat falan çalış işte ne biliyim. seni seviyoruz..