teknoloji

blogger iphone'a uygulama çıkarmış, bir deneyim dedim, belki bu sayede blogumuzda aktif günlerimize geri döner, kerem kardeşimiz geldiğinde okuyacak bir sürü yazı bulabilir

askere gidiyorum beyler

"güneş dürüldüğü zaman,

yıldızlar kararıp döküldüğü zaman,

dağlar yürütüldüğü zaman,

gebe develer başıboş bırakıldığı zaman,

vahşi hayvanlar bir araya toplandığı zaman,

denizler kaynatıldığı zaman,

nefisler çiftleştirildiği zaman

ve diri diri toprağa gömülen kız çocuğa "hangi günah yüzünden öldürüldün ?" diye sorulduğu zaman,

defterler açılıp yayıldığı zaman,

gök kubbe yarılıp açıldığı zaman,

cehennem alevlendiriliği cennet yaklaştırıldığı zaman "

dönecem bende.. şafak karanlık beyler..

leyla ile mecnun severler vs leyla ile mecnun sevmeyenler

artık çok az yazı yazdığım(ız) için yazıya başlarken bir heyecan oluyor bende. twitter denen site bizi bitirdi. içimizdeki sıkıntı ve nefret dolu duyguları twitter'dan taksit taksit atıyoruz. bu aslında twitter'da bize iyi bir dönüş sağlamıyor. çünkü çok ve niteliksiz twit takipçinizi arttırmaz. yeni başlayanlara duyurulur. neyse konuya girelim alt paragraftan..

şimdi leyla ile mecnun diye bir dizi var. bu dizi çok seviliyor. absürd komik dizi işte. ben izleyemiyorum bu diziyi ailem tvleri işgal ettiği için. internetten de 2 saat süren türk dizisi izlemek beni zorluyor. ama arada evde kimse olmadığında rast gelirsem bakıyorum. sempatik bir dizi bu. hani insanın canını sıkan halleri yok. kendine özgü esprileri falan var ne biliyim iyi işte. hani bunun sevenleri bana 1 kadın 1 erkek yada ne biliyim ıssız adam seven insanlar gibi gelmiyor. o tip dizi filmlerde bizden olmayan bir şey var. yalan yani onlar . türk insanına yakışmayan hareketler var. yani bu yakışmamazlık terbiye ile ilgili değil. yani içimizde olan bir arabesk var ne biliyim uymuyor bize plak biriktirip dinlemek vb hareketler.

ve yine bu diziyi sevmeyen insanlarda var. ama onları da biliyorum. diziye tam yabancı olsam bende öyle hissederdim muhtemelen. hani "herkesin sevdiği şeylere karşı olmak" duygusu olur, onun gibi bir bok bu işte. zorladığın bile olur. onu izlemek yerine küstüm show izlersin. ama bu öylede değil lan. bu dizideki iç mekanlar(evde vitrinler var), bakkal karakteri, herkesin güldüğü ismail abi.. diziyi sevmeyen insanlara itici gelen karakterler. bu insanlar leyla ile mecnun'u hiç sevmiyorlardı zaten. hani en eski olanını da sevmiyorlardı. arabesk bunlar eski , kurtulmamız gereken şeyler gibi görüyorlar herhalde. aynı şekilde gevşek ingiliz aksanıyla romio cülyet, ak sakallı dede yerine beyaz sakallı büyücü bi herif olsa internetten indirip altyazısını indirmeden izleyip twitter'dan yorum basarlardı (tam benim tarzım). yani özetle diyeyim ki bu insanların bu diziyi sevmemesinin sebebi herkesin sevmesi değil, dizinin içindeki durum, mekan, karakterler falanlar filanlar. diziyi sevin demiyorum he. onlarda bu düşüncelerinde haklıdır nihayetinde. ak sakallı dede ne yani onun üzerinden espri yapıyorsun. ck ck ck..

ve en sevdiklerim. dolap yiğit, ben ve bi kaç kişi daha dizi hakkında bi bok bilmeyenler. arada çok görürlerse faceden videosunu izleyenler. onlar işte en iyiler. efkan'ın dediği gibi bir şeye tepki koyuyorsan onu yok sayman lazım. tanımaman lazım. starbucks'a tepkini boğaziçililer gibi değil de onun ismini bilmeyen ve söyleyemeyen deden gibi koyman lazım.bu final uymadı tam.. yok lan aslında tam uydu..