repleerrrr


uzun bir hiphop yazısı yazmayı düşündüm şimdi ama uzun tutmak istediğim için içinizi de sıkmak istemiyorum. "uzun yazıcam" dediğim için kısa tutmakta istemiyorum. neyse yine başta vaad ettiklerimden sonra tutarsız bir yazı olabilir. blogdaki az yazı neden diye soracak olursanız ki son 2 senedir böyle bir durum var ve siz "blog neden güncellenmiyor" diye sormuyorsunuz zaten ama bu ara artık iyice bitmiş durumdayız. dolap yiğit iş güçle uğraşıyor boş zamanlarında ise aşk hayatını yürütüyor , acme ise bodyci ve boksör olmaya karar verdi kitap falan okumuyor. eskiden buluştuğumuzda ufkumu açan bu insan artık fifa'da beni 1 kere yenince kendisine "yenilmez armada" falan diyor. garip yani. ben yine eskisi gibi işsiz güçsüz olduğumdan yazılarıma devam ediyorum arada evet başlıyorum yo !

bu tabi genel hiphop tarihi hakkında bir yazı değil o kadar donanımlı değilim. bu benim kendi hiphop tarihim olabilir. "naptık ne ettik" gibisinden. aslında şunu fark ettim daha doğrusu blogumuzun neredeyse hiç yazı yazmayan yazarı "pia" düşündü bende onayladım. hayatının bir bölümünde rape kendisini tamamen vermeyen insanlarla çok iyi anlaşamıyoruz. yani aslında anlaşıyoruz ama o istediğimiz kıpır kıpır muhabbet olmuyor. bir insanla anlaşabilmek için hayatının bir böneminde "ben sagocuyum ben cezacıyım" demesi lazım sanırım . işte o zaman akıyor muhabbet işte o zaman "-distorşın ep daha iyidi olm -siktir la mürekkebi doldurdum siker" diyebiliyorsun.

lise evet bağlanma olayı lisede oldu benim. onun öncesinde 7 yaşında aldığım ve ne tarz yaptıklarını bilmediğim cartelin sadece cartel parçası için o kaseti almıştım. 1 ayda sıkıldım. sonra yine pek fazla bir bağlılık olmadan eminem falan dinliyordum işte.. ama o sırada offspring, cardigans falan o ara ne popülerse onları da dinliyordum.sonra cartel kasetini buldum eski kasetler arasından bu sefer ful albüm dinledim. baya sevdim böyle. hemen ardından okulda "nefreti biliyor musun ?" falan dediler. bilmiyordum :((( yalova'da anneannemlerde sıkılırken bir kasetçiye gittim. dinleyebileceğim bir şeyler ararken "nefret-anahtar" albümünü buldum. işte o an önümüdeki 3 sene boyunca bol pantolon bol tşört olaylarının hepsinin kapısını açan hareketi yaptım. kaseti aldım eve gittim walkmane taktım... "nefret changed my life" oldu biraz işte. 10 tane pil falan bitirdim.. "anahtar elimde hiphop bir bombaaa"

sonra işte ceza,sago falan filan derken konserler monserler.. özgürle tanıştım işte pia :D


üstte gördüğünüz programda acousticadır . bu programdan ben kendi dinlediğim müziklerden sample keserek beat yapmaya çalışıyordum ki sonradan öğrediğim üzere bu programdan böyle bir iş yapmak imkansız :D davul samplelarını bile başka bir yerden kestiğim için ve müzik sampleları da uyumsuz olduğundan saçma sapan ritimli şeyler çıkıyordu. bunları insanlara dinletiyordum ve beğenmiyorlardı normal olarak . çok kızıyordum bende tabi "nasıl beğenmezler cahiller" diyordum ahahhaheaheaehdsfu. neyse bu 1 aylık bir süreçti gerçi sonrasında FL STUDIO ile tanıştım ve bir kez daha "fl studio changed my life"

aslında arada kaçırdığım bir olay var evet. essek.gen.tr diye bir sitemiz vardı orda bir sürü arkadaş takılırdık biz işte..bu acousticayı kurunca ve elimizde "çubuk mikrofon"lar olduğundan kayıt yapmak çok kolaydı..ilk hazırladığımız beatlere sitedeki bazı arkadaşlara diss atarak rap kariyerimize başlıyorduk. ve çok saçma sapan kendi açımızdan komik şeyler çıkıyordu. diğer olaylar bundan sonra geldi belirtmek istedim.

hemen ardındaki dönemlerde eski mahalle arkadaşım ama ortamın içinden nisan ile anal cümbüş diye bir rap grubu kurduk. yani kurduk dediğim evde takılırken rap şarkı yaptık sonra o anal cümbüş oldu. sapık inek diye bir grubun şarkısından aldık o ismide zaten. ama çok küfür ettiğimizden o bu isim uygun gelmişti. anal cümbüş genelde tanıdığı insanlara ve o ara ortamda ne revaçtaysa ona küfür eden bir grupdu. eğleniyorduk yani. şuan olsa twittera ve fenomenlerine söverdik herhalde. ama toplanamıyoruz şarkı da yok o yüzden :l
anal cümbüş ile ilgili en değişik olay haberimiz olmadan katılmış olduğumuz ve 2 oy aldığımız uluslararası bir müzik yarışmasıydı herhalde. kayıtları bende hala var. "anal kümbüşş"falan diyor adamlar. bizim haberimiz yoktu o 2 oyu kim verdi acaba ?

biz bu anal cümbüş ve rap olaylarını kovalarken turkpunk diye bir site vardı orda da takılıyorduk. punk konser ortamlarını da çok kovalamıştık. ordan tanıdığımız 2 arkadaş da batu ve bilge yani yedek fanila diye bir rap grubu kurdular. bu grup kurulmadan önce ben inceden o sitedeki rap potansiyeline bakmıştım ve bütün insanlar genç ve pankçı olduğundan rap dendiğinde "yee yoooo yaa ehehhehe" diye dalga geçiyorlardı bende ayar oluyordum tabi :D batu da o arkadaşlardan biriydi aslında ama bir gün msnden "bana rap camiasından 2 tane sağlam adam söyle" diye geldi. o ara sansar ve fersah revaçtaydı onların ismini söyledim ve RDHYV(rapde doğaçlamalara her zaman yer vardır) ve saldırı isimli şarkıları yaptılar. bu şarkılar da aslında dediğim o "rap sevmemezlik" vardı ama sonradan ne olduysa özellikle batu'da rap sevdası ortaya çıktı :) ve çok daha güzel şarkılar yaptılar. bu grubun anal cümbüşten etkilendiğini söyleyemem çünkü bizden pek insanın haberi yoktu ama yedek fanila elemanları aynı zamanda düz mantık elemanları olduğundan (düz mantık izmirli punk grubu) myspacede baya destek aldılar. aynı tarza yakın yaptığımız içinde bu bizim müziğimize de reklam oldu. yedek fanila bizim biraz reklamımız oldu yani :) 

sonrasında ise MC KUBUR ortaya çıktı. bu sanırım BETA olması lazım. Beta olimpos label'ından bir rapçiydi ve sesini değiştirerek komik sözlü rapler yapıyordu. baya eğlenceliydi o da. onun bu tarzına yakın MF DOOM var amerikada mesela. o da 2. kişilik olarak quasimoto'yu kullanır ve kliplerinde bir kukla oynar.

neyse ben beat tekniklerimi kendime göre yorumlayıp biraz değiştirip "mezar turizm" ismiyle bir şeyler yapmaya devam ettim sonrasında. radio eksen gözel radyoda şarkım çaldı falan ufak mutluluklar yaşadım. 

rap olayına geri dönersek o dönem yaptığımız bu komedi makara işlerinin amerikada şuan revaçta olduğunu görmek beni şaşırtıyor. 3 loco falan var bilirsiniz belki ? onun öncesinde ortaya çıkan lonely island falan. biz uğraşırken bu adamlardan haberimiz yoktu mesela. şimdi düşününce biraz daha profesyonel yaklaşsaydık belki daha çok tutulurduk ??? 18 yaşındayken nasıl pro olucaksak bilemiyorum tabi..

sağlam özet geçtim aslında he . final olarak 3 loco - neato